SAĞLIK DEPOSU MİLLİ YEMEĞİMİZ: KURU FASULYE-PİLAV KARDEŞLİĞİ

Annelerimizin, büyükannelerimizin yıllardır uyguladığı bazı şeylerin bilimsel açıklamasını duyunca şaşkına dönüyoruz. Mesela baklagillerin bir gün suda bekletilmesinin nedeni onlara sorsak bize “lektinin zararını azaltmak” diye bir gerekçe söylemezlerdi; ya da balığın üzerine tahin helvası yenmesi (tahin balıktaki ağır metallerin atılmasına yardımcı), sarımsağın havanda dövülmesi (allisin/sülforafan açığa çıkıyor) gibi. Amerika menşeili Authority Nutrition adlı beslenme ve sağlık kuruluşu geçtiğimiz günlerde kuru fasulye-pilav kardeşliğinin bilimsel açıklamasını yapan bir makale yayınladı. Malum evlerimizde kuru fasulye pilavsız yenmiyor. Bize kalsa sebebi lezzet uyumu derdik ama bilimsel araştırmalar amino asitler şeklinde bir açıklama getiriyor.

Amino asitler proteinlerin yapı taşıdır. Vücudumuz bazılarını üretebilir ama 9 tanesini üretemez. Bu 9 amino asitin beslenme yoluyla alınması gerektiğinden bunlara esansiyel amino asitler denir. Bunlar: Histidin,izolösin, lösin, lisin, metionin, fenilalinin, treonin, triptofan, valin.

Et, balık, süt ürünleri ve yumurta bu esansiyel aminoasitleri yeterince içerdiğinden bunlara komple protein denir. Bitkisel proteinlerin çok azı komple proteindir. Bilinçli bir şekilde çeşitlendirilmiş bir beslenmeyle tüm aminoasit ihtiyaçları karşılanabilir.

Uzmanlar, bunlardan birinin de fasulye-pirinç kombinasyonu olduğunu söylüyor. Pirinç lisin açısından düşük ancak metionin açısından yüksektir. Kuru fasulye ise lisinden zengin, metioninden fakirdir. İkisi birleştiğinde lisin ve metioninle birlikte diğer 7 aminoasit de yeterli miktarda alınmış olur. Pirinç ve kuru fasulye kombinasyonu komple protein sayılabilir, çünkü tüm 9 esansiyel aminoasiti içerir. Bu nedenle kuru fasulye-pilav, özellikle vegan beslenme biçimi tercih edenler için ideal bir protein kaynağıdır.

Kaynak: Authority Nutrition

Özlem Coşkun – KADINCA.eu – 13.02.2020 – 22:30

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*