DİLEK KALAYCI “BEN SUÇSUZUM” DEDİ

DİLEK KALAYCI “BEN SUÇSUZUM” DEDİ

Mesut YETER – 16.01.2025

Almanya’nın başkenti Berlin’in siyasi gündemi, Eyalet Sağlık eski Bakanı Dilek Kalaycı’nın yargı önüne çıkışıyla sarsıldı. Hakkındaki “rüşvet aldı” suçlamaları nedeniyle Berlin Ağır Ceza Mahkemesi’nin 36. Dairesi’nde hesap veren Kalaycı, mahkeme salonunda savcının iddialarını reddetti.

501 Numaralı Salon: Gerçekler mi, Çelişkiler mi?

Dilek Kalaycı’nın yargılandığı Berlin Ağır Ceza Mahkemesi’nin 501 numaralı salonu, sabah saatlerinden itibaren gazeteciler, hukukçular ve meraklı vatandaşlarla dolup taştı. 536 KLs 9/24 Esas sayılı dava dosyası, Kalaycı’nın 2019 yılında bakanlık görevindeyken düğün masraflarını karşılayan bir Alman reklam ajansına usulsüz ihale verdiği iddialarını içeriyor.

Savcılık, Kalaycı’nın makamını şahsi çıkarlar için kullandığını ileri sürerek, ciddi suçlamalar yöneltti. Özellikle Eisweyer+Hofmann Berlin GmbH adlı ajansın düğün organizasyonu karşılığında bakanlık ihalelerinde imtiyaz sağladığı iddiaları dikkat çekti.

Mahkeme Başkanı Karşısında Kalaycı’nın Zor Anları

Dilek Kalaycı, bugün duruşmada avukatları Robert Unger ve Sophia Zabel ile beraber hazırladığı 12 sayfalık savunmayı 25 dakika içinde okudu. “Hiçbir şekilde bakanlık makamını kötüye kullanmadım,” diyerek başlayan savunmasında, düğün masraflarının fatura olarak kendisine ulaşmadığını ve ajansla yaptığı yazışmaların da suç unsuru taşımadığını savundu.

Ancak, Mahkeme Başkanı’nın yönelttiği ayrıntılı sorular karşısında zorlandığı gözlenen Kalaycı’nın yardımına tecrübeli ceza hukuku avukatı Robert Unger yetişti ve sorduğu tamamlayıcı sorular ile Kalaycı’nın savunma metni çerçevesinde cevap vermesini sağladı. Mahkeme salonunda gerilim, özellikle savcının şu soruyu sormasıyla doruğa ulaştı:

“Düğün organizasyonunuzu koordine etmekle görevlendirdiğiniz bir reklam ajansının daha sonra bakanlık ihalelerini kazanması sadece bir tesadüf mü?”

Savcılığın İddiası: Rüşvetin Gölgesinde Bir İhale

Savcılık, eski bakanın düğün masraflarının yaklaşık 11.200 Avro’yu bulduğunu ve bu giderlerin ilgili ajans tarafından karşılandığını iddia ediyor ve reklam ajansının, Kalaycı’nın Sağlık Bakanlığı’ndan kazandığı bir ihale ile yaklaşık 268.000 Avro aldığına dikkat çekiyor.

Kamu kaynaklarının, kişisel menfaatler uğruna kullanılmış olmasını ima eden savcı, olayın kamu yönetimi ilke ve değerleriyle bağdaşmadığını vurguluyor.

“Mahkeme Gerçekleri Ortaya Çıkaracak”

Mahkeme Başkanı, birinci günkü duruşmanın sonunda davaya 17 Ocak Cuma günü ikinci duruşma ile Kalaycı’ya soru sormakla devam edeceğini hatırlatarak, daha sonra sorgulama sırasının ikinci sanık, reklam ajansı sahibine geleceğini ifade ediyor.

Kamuoyu, mahkemenin vereceği kararı büyük bir dikkatle bekliyor.

Dilek Kalaycı’nın kaderi, önümüzdeki duruşmalarda ifadesi alınacak tanıklar ile netlik kazanacak. Ancak şimdiden kesin olan bir şey var: Bu dava, Berlin siyasetinde uzun yıllar konuşulacak bir dava olarak tarihe geçecek.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*