“Demokrasinin temelinde eleştirtebilme gücümüz yatıyor”
Almanya’da uzun görüşmelerin ardından yeni hükümet nihayet kuruldu. “Trafik Lambası” adı verilen SPD Sosyal Demokrat Parti, Yeşiller ve FDP Hür Demokrat Parti’den oluşan 3’lü koalisyon hükümeti icraatlarına küçük adımlarla başladı. Yenilikçi vaatleri ve çok sesli yapılanma çabaları nedeniyle göçmen örgütleri ve kuruluşları tarafından yakından takip edilen yeni hükümete, bu cepheden çeşitli öneriler ve talepler geliyor.
Bunlarda biri de, Göçmen Ekonomisi Birliği. İlgili birlik, ekonomi, politika, eğitim, dijitalleşme-idari işler başlıklı 4 bölümden oluşan bir öneriler mektubunu koalisyon partilerine gönderdi.
Bu mektubun detaylarını KADINCA.eu ile paylaşan Göçmen Ekonomisi Birliği Başkanı Nihat Sorgeç, demokrasinin temelinde eleştirme ve öneriler sunabilme gücünün yattığını belirterek, söz konusu mektubun da bu çerçevede yazıldığını ifade etti.
“Cem Özdemir’in bakan olmasında bizim de katkımız var”
“Göçmenlerin siyasi katılımını artırmak için öncelikle katılımcı olma cesareti göstermeliyiz. Yani haksızlıklara, aksaklıklara itiraz etmeli, öneriler getirebilmeliyiz. Demokrasideki yerimizi belirleyelim ki, demokrasi çarkı daha iyi dönebilsin” diyen Sorgeç sözlerini şöyle sürdürdü: “Cem Özdemir’in bakan olup olmayacağı ile ilgili söylentiler, kulis arkası tartışmalar döndü. En nihayetinde bu konunun bizim için ne kadar hassas olduğu anlaşıldı ve Özdemir Federal Tarım Bakanı oldu. Bence onun Almanya’da ilk Türk kökenli federal bakan olmasında bizim de, yani yazdığımız mektubun da önemli bir katkısı oldu.”
“Şahin ve Türeci göçmenler için kapı araladı”
Koronavirüs aşısını bulan BionTech’in sahibi Uğur Şahin ve Özlem Türeci’nin sağlıkta açtıkları çığırın yanı sıra Almanya’daki Türk toplumunun imajını da büyük ölçüde iyileştirdiklerini kaydeden Sorgeç, “Alman kamuoyundaki önyargıların nispeten azaldığını, hatta buradaki Türk toplumuna ilgi ve sempatinin arttığını gözlemliyoruz. Şahin ve Türeci bir kapı araladı, bu kapı elden geldiğince iyi değerlendirilmeli” dedi.
Bu çerçevede bilimde, sanatta, sporda ve siyasette Türk kökenlilerin elde ettiği başarıların daha görünür olmaya başladığına dikkat çeken Nihat Sorgeç, “Siyasette vekil sayımız arttığı gibi önemli üst görevlerde de Türk kökenlileri görmeye başladık. Bir tane federal bakan, Hannover’de belediye başkanı ve FDP dışında hemen her bakanlıkta müsteşarlık almış Türk kökenliler mevcut.” diyerek şunları da ekledi: “Aynı şekilde kamu kurum ve kuruluşlarında da sayımız artıyor. Bize dönük pozitif bir ivme var, rehavete kapılmadan bunu en iyi şekilde sürdürebilmeliyiz.”
“İyileşme var ama oransal olarak yeterli değil!”
Aynı zamanda BWK Meslek Eğitim Kurumu Müdürü ve sahibi olan Nihat Sorgeç, Almanya’da her dört kişiden birinin göçmen kökenli olduğuna işaret ederek, oransal olarak bunun devlet kurum ve kuruluşlarına yansımadığını vurguladı. Yeni hükümetin bu konuda olumlu bir başlangıç yaptığına, ancak toplumsal karşılığına henüz ulaşamadığına dikkat çeken Sorgeç, “İyileşme var ama oransal olarak yeterli değil! BWK olarak devlet dairelerine daha fazla göçmen kökenli genç girebilsin diye onlara başta yurttaşlık bilgisi olmak üzere ön hazırlık kursları veriyoruz. Zira sosyo-kültürel açıdan bazı eksikler var. Onları kapatmak gerekiyor!” diyerek söyle devam etti: “Dolayısıyla bu gençleri Alman gençlerle eşit şartlara getirebilmek için bazı teşvikler, kolaylıklar gerekiyor. Bunları devletten talep ediyoruz. Ta ki tüm gençler için eşit zemin sağlayıncaya kadar!”
Koalisyon hükümetine yönelik yapılan öneriler arasında eğitimde fırsat eşitliğinin olduğunun da altına çizen Sorgeç, özellikle göçmen çocuk ve gençler için tüm gün okul olanağının sağlanmasını talep ettiklerini ifade etti.
“Göçmen işletmeler için az bürokrasi, çok güven”
Bununla birlikte Göçmen Ekonomisi Birliği Başkanı, göçmen işletmelerin kısıtlı olanaklarla büyük iş sahaları ve istihdam kaynakları yaratmayı başardıklarını belirterek, “Şu anda kurulan her şirketten biri yabancı kökenli insanların şirketleri ve hepsinin güzel fikirleri var. Alman meslektaşlarından devlet kurumlarının, bankaların sundukları olanakları duyuyorlar. Buralara gittiklerinde ise aynı olanakları almak bir tarafa, engellerle karşılaşıyorlar. Bürokrasi engelleri, önyargılar, güvensizlikler. Yeni hükümetten taleplerimiz arasında bu engellerin bir an önce bertaraf edilmesi de var!” şeklinde konuştu.
Özlem Coşkun – KADINCA.TV – 22.12.2021 – 19:00
Fotoğraflar: VMW ve AYPA.TV
İlk yorum yapan olun