RAMAZAN’DA AĞZINIZIN TADI: SÖNMEZ BAKLAVA

Moabit ve Kreuzberg’ten sonra üçüncü şubesini Spandau’da açan Sönmez Baklava, Berlin’de tatlı severler için önemli lezzet duraklarından biri.

Sönmez, geleneksel Gaziantep baklavasının kadim tarifine sadık kalarak, yerelden evrensele uzanan farklı ürünlerle ziyaretçilerine geniş bir yelpaze sunuyor.

Bunların arasında, ince baklava yufkasının içinde çikolata olan, üstü yeşil fıstıkla kaplı “Atom”, içi Antep fıstığıyla doldurulmuş, tek kat yufkalı, midye formunda baklava veya hamursuz sadece fıstıkla yapılmış sarma en çok rağbet gören ürünler olarak dikkat çekiyor.

Kuzeni Adil Sönmez ile birlikte şubeleri işleten ve baklavaların imalatında da bizzat çalışan Mustafa Sönmez ise, ziyaretçilerin zaman zaman farklı ürünleri deneme eğiliminde olsalar da, birinci tercihlerinin her zaman “klasik Antep baklavası” olduğunu söylüyor.

Ramazan ayının gözdesi: “Güllaç”

Mustafa Sönmez, her ne kadar müşteri tercihlerinin ilk sırasında klasik baklava yer alsa da, Ramazan ayının gözdesinin güllaç olduğunu da ekliyor: “Malumunuz gülaç, bir Ramazan tatlısıdır. Sütlüdür, hafiftir. Ancak yapımı meşakkatlidir. Ayrıca biz hamurunu da Türkiye’den getiriyoruz. Firma prensibimiz, orijinal Antep baklavası sunmak olsa da, Ramazan geleneğine tatlı bir katkı olarak güllaç ve yine sütle sunulan hindistancevizli “kokos sarma”yı misafirlerimize hazırlıyoruz.”

En önemli farkımız: “Tatlıcı değil, baklavacıyız!”

Sönmez Baklava ile sohbetimiz koyulaştıkça sunulan ürünlerin, bildik tatlılardan daha hafif, şeker oranının daha dengeli olduğunu dile getiriyoruz. Bunun üzerine Mustafa Sönmez, ilgili tespitimizin pek çok ziyaretçi tarafından yapıldığını belirterek, “Klasik Gaziantep baklavasında tutturulması gereken belirli standartlar var. Şeker de bunlardan biri. Dolayısıyla hedef, tatlıdan ziyade bu özel ve kadim lezzeti hakkıyla sunabilmek. Bu anlamda en önemli farkımız, biz tatlıcı değil baklavacıyız!” şeklinde konuşuyor.

Gaziantep baklavasını diğer baklavalardan ayıran özellikleri neler?

Peki, kendini tatlılardan ayırarak, farklı bir lezzet kategorisine oturtan Gaziantep baklavasının diğer coğrafyalardaki baklavalardan farkı nedir?

Mustafa Sönmez bu sorumuza oldukça detaylı bir yanıt veriyor. Sönmez, “Gaziantep baklavasının en önemli özelliği malzemesidir. Fıstığı, yağı ve şekeri birinci kalitedir. Kullandığımız yağ, saf tereyağdır. Yani sudan ayrıştırılmış, yüzde 99,8 oranında yağ içeren bir tereyağ. Dışardan alınan tereyağlar yüzde 88 yağ, yüzde 12 oranında su ihtiva eder. Antep baklavasında böyle bir yağ kullanamazsınız, yoksa yufkanız pütürlü olur ve fırında yanar!” diyerek sözlerini şöyle sürdürüyor: “Fıstığa gelince, Gaziantep’te yetişen yerel “boz iç” dediğimiz fıstığı kullanırız. Bununla birlikte baklavanın elle açılması da önemlidir. Ayrıca baklavalarımızda glikoza yer vermeyiz, sadece pancar şekeri kullanırız.”

Mustafa Sönmez, doğal ürünler içeren baklavalarının raf ömrü olmadığını da şu sözlerle aktarıyor: “Biz ürünlerimizi günlük üretir ve öyle tüketilmesini tavsiye ederiz. En fazla iki gün içinde tüketilmesi iyi olur. Çünkü doğal şeker kullandığımızdan baklava şekerlenebilir. Yani glikoz içeren baklavalar gibi bir ay saklanmaz. Taze taze tüketilir.”

“Yerelden evrensele taşınan bir kültür”

Mustafa Sönmez sadece Türklerin değil Almanların ve başka ülke varandaşlarının da baklava yemeyi ve özel günlerde sevdiklerine hediye etmeyi bir alışkanlık haline getirdiklerini söylüyor.
Bu çerçevede Sönmez, “Gaziantep baklavası bir kültürdür. Biz de bunun taşıyıcısı olmayı hedefledik. Yabancı dostlarımız da bilirler ki, baklavaya Türk çayı eşlik eder, ayrıca masalarımızda kahveye çaya da bir kase taze Antep fıstığı yarenlik eder!” diyor.

Özlem Coşkun – KADINCA.TV – 17.03.2023 – 20:00
Fotoğraflar: Sönmez Baklava ve AYPA.TV

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*